Ağaç ve ahşap atıklarının kullanımıyla karbon ayak izi düşük kompozit malzemeler geliştiren Woodoo adlı biyoteknoloji girişimi, cam, deri ve çelik ile benzer özelliklere sahip ürünler üretiyor.
Paris merkezli biyoteknoloji girişimi Woodoo, atık ağaçların kullanılmasıyla karbon ayak izi düşük alternatif malzemeler üretiyor. Geliştirdiği ahşap bazlı kompozit malzemeler, cam, deri ve çelik gibi yaygın kullanılan malzemelerin yerine geçebilir. Woodoo, “Solid” adını verdiği ahşap bazlı kompozit malzeme ile inşaatlarda yaygın olarak kullanılan çeliğin yerini alabilecek bir alternatif sunuyor. Ayrıca Woodoo Slim adı verilen yarı saydam ahşap panel, camın yerini alabilecek bir malzeme olarak karbon ayak izi düşük üretimi ile dikkat çekiyor. Woodoo, aynı zamanda hayvan derisi yerine kullanılabilecek daha sürdürülebilir ve düşük su tüketimli Woodoo Flexible Leather üretiyor. Bu malzeme de çeşitli kullanım alanlarında yer bulmaya başlamış durumda.
Woodoo, ahşabın sahip olduğu dezavantajları avantaja dönüştürmek amacıyla inovatif bir çözüm geliştirdi. Bu çözüm sayesinde, ahşap malzemeler artık yanma, çürüme ve yeterince sert olmama sorunlarından etkilenmeden, cam, çelik ve deri gibi dayanıklı malzemelerle aynı özelliklere sahip olabiliyor. Girişim, ağaç atıklarından yararlanarak doğal bir yapıştırıcı olan lignini kullanıyor. Ligninin özelliklerini daha da geliştirmek için geleneksel yapıştırıcıların yerine alternatif bir bağlayıcı madde kullanıyorlar. Bu sayede ahşap lifleri arasında daha sağlam moleküler bağlar oluşturuluyor. Ahşap malzemenin kullanımında dezavantaj yaratan tüm durumlar, temel olarak üç bileşenden oluşan ahşabın içerisinde bulunan lignin maddesinden kaynaklanıyor. Ahşabın içerisindeki lignin çıkarılarak, daha güçlü bağlar oluşturan bir diğer bağlayıcı madde kullanıldığında, ahşap tamamen farklı bir özellik kazanıyor.
Solid, Woodoo Slim ve Woodoo Flexible Leather gibi alternatifler geliştiren şirket, çelik, cam ve deri alternatifleri üretmek için bu yöntemi kullanarak yüksek CO2 depolama özelliği sağlayan ahşap atıklarını kavak ağaçlarından elde etmeyi tercih etti. Bu sebeple genel merkezi Paris’te bulunmasına rağmen, üretim tesisi Avrupa’nın en büyük kavak alanlarından biri olan Troyes bölgesine kuruldu. Böylece şirket, hammaddesini daha sürdürülebilir bir şekilde temin edebilirken aynı zamanda lojistik maliyetlerini de azaltarak üretim sürecindeki çevresel etkisini en aza indirmeyi amaçlıyor.
Woodoo, lüks, otomotiv ve inşaat sektörlerinde kullanılmak üzere bu malzemeleri üretmek için özel bir odaklanma stratejisi benimsiyor. Şirket, halihazırda iki sanayi tesisiyle üretim yapıyor ve böylece sektörlere özel üretim yaparak daha iyi bir hizmet sunmayı ve malzeme kalitesini kontrol altında tutmayı amaçlıyor.
Woodoo, 5 yıl süren bir Ar-Ge çalışması sonucunda bu keşfi gerçekleştirdi ve bu yeni malzemenin çeşitli uygulama alanlarında kullanılabileceği önemli bir fırsat ortaya çıkardı. Şirket, bu çalışmaları sırasında yaklaşık 50 patent başvurusunda bulundu ancak lignin yerine kullandığı bağlayıcı madde henüz açıklanmadı. Bu keşif, gelecekte daha sürdürülebilir malzemelerin geliştirilmesine yönelik çalışmaların da önünü açabilir.
2017 yılında mimar Timothée Boitouzet tarafından kurulan Woodoo, 31 milyon dolar yatırım aldıktan sonra cam ve çeliğe dayalı projeler için düşük karbonlu ve yüksek performanslı alternatifler araştırmaya karar verdi. Bu alternatiflerin, mevcut yapı malzemelerinin yerini alabileceği düşünülüyor.
Atık ahşap ve kavak gibi ağaçların atıklarını kullanarak dekarbonize alternatif kompozit malzemeler üreten Woodoo, inşaat başta olmak üzere birçok endüstride bir dönüşüm başlatmış durumda. Şirket, LVMH, Volkswagen, Mercedes ve inşaat şirketi Garnica gibi önemli müşterileriyle malzeme tedariki konusunda anlaşmalar imzaladı. Woodoo’nun yenilikçi ve sürdürülebilir malzemeleri, çevresel etkilerini azaltarak çevre dostu bir üretim ve inşaat süreci sağlamayı hedefliyor.
