Aura Design Studio, insan, ekoloji, bilim ve sanat ekseninde sürdürülebilirliği yeniden tanımlayarak mimarlıkta kalıcı bir dönüşüm hedefliyor.
İklim değişikliği, doğal kaynakların tükenmesi ve çarpık kentleşme günümüzün en önemli sorunları arasında yer alıyor. Bu gerçekler, artık sadece bugünü değil yarını da düşünmeyi zorunlu kılıyor.
Enerji verimli tasarımlar, çevre dostu malzemeler ve yaşam kalitesini yükselten çözümlerle sürdürülebilir mimari, hem doğaya duyarlı hem de insan merkezli yaşam alanlarının temelini oluşturuyor.
Aura Design’dan Yeni Bir Sürdürülebilirlik Yaklaşımı
Aura Design Studio’nun kurucusu Mimar Filiz Cingi Yurdakul, sürdürülebilirliği yalnızca çevresel bir kavram olarak değil, insani, bilimsel ve sanatsal bir değer olarak yeniden tanımlıyor.
Stüdyo, ekolojik sorumluluk, insan sağlığı ve çağdaş estetiği bir araya getirerek mimarlıkta kalıcı bir anlam değişimi yaratmayı hedefliyor.
Üç Temel İlke
Ekolojik Ayak İzi ve Döngüsel Ekonomi
Aura Design’ın her projesi, doğayla çatışmadan var olmayı amaçlıyor. Malzeme seçiminden üretim süreçlerine kadar tüm aşamalarda ekolojik denge gözetiliyor. Yerel, yenilenebilir ve geri dönüştürülmüş malzemelerin kullanımıyla düşük karbon ayak izine sahip, enerji verimliliği yüksek yapılar inşa ediliyor.
Biyo-iklimsel tasarım stratejileri sayesinde doğal havalandırma, gölgeleme ve pasif enerji kazanımları optimize edilerek, yapının doğadaki etkisi en aza indiriliyor.
Biyofilik Tasarım ve İnsan Sağlığı
Mimarlığın başarısı, insanın fiziksel ve zihinsel iyiliğini destekleme gücüyle ölçülür.
Aura Design Studio, binaları yaşayan organizmalar gibi ele alır; ışık, hava, su, ses ve malzeme dengesini bir ekosistem olarak kurgular. Doğal ışık, temiz hava ve akustik konforun yanı sıra, toksik olmayan malzemelerle sağlıklı iç mekânlar oluşturulur.
Bu yaklaşım, kullanıcıların doğayla yeniden bağ kurmasını sağlar ve her mekanı bir “iyileşme alanı”na dönüştürür.
Zamansızlık ve Sanatsal Vizyon
Gerçek sürdürülebilirlik, yalnızca fiziksel dayanıklılıkla değil, estetik ve kavramsal zamansızlıkla mümkündür. Aura Design’ın projeleri, biçim, strüktür ve işlev arasındaki dengeyi sanatsal bir hassasiyetle kurar. Esnek mekânsal kurgular, yapıları değişen ihtiyaçlara uyumlu hale getirirken, her tasarım geleceğin yaşam biçimlerine de yanıt verebilen bir mimari dile dönüşür.











