Schneider Electric destekli yeni rapor, iklim değişikliğinin Türkiye’deki göç ve toplumsal etkilerini bilimsel verilerle ele alıyor.
Türkiye Bilişim Vakfı tarafından yürütülen “Be Node Research” projesi kapsamında hazırlanan “Türkiye ve Yakın Çevresinde İklim ve Çevresel Faktörlerin Hareketlilik Üzerindeki Olası Etkileri” başlıklı rapor, Schneider Electric desteğiyle yayımlandı. Raporun lansmanı 21 Ekim tarihinde gerçekleştirildi.
Bilimsel Çalışmayla İklim ve Göç İlişkisi
Rapor, Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Levent Kurnaz ve Vrije Universiteit Brussel’den Prof. Dr. Tuba Bircan tarafından kaleme alındı. Çalışma, IPCC Altıncı Değerlendirme Raporu (AR6) senaryolarına dayanarak, iklim değişikliğinin Türkiye ve çevresinde insan hareketliliği üzerindeki çok katmanlı etkilerini inceliyor.
Artan sıcaklıklar, su stresi ve tarımsal verimdeki azalma gibi çevresel baskıların iç göçü tetiklediği, aynı zamanda kırsal ve kentsel alanlarda yeni kırılganlıklar yarattığı vurgulanıyor.
Ayrıca, yaşlılar ve engelliler gibi gruplar için “zorunlu hareketsizlik” olarak tanımlanan yeni bir sosyal risk alanı ortaya çıkıyor.
Schneider Electric Türkiye ve Orta Asya Bölge Başkanı İsmail Yamangil, raporla ilgili şunları söyledi:
“Bu değerli rapor, iklim değişikliğinin toplumsal etkilerinin ne kadar çok katmanlı olduğunu gösteriyor. Schneider Electric olarak, bu tür bilimsel analizlerin geleceğe yönelik stratejik adımlar atmak için kritik öneme sahip olduğuna inanıyoruz”
Yamangil, özellikle büyük şehirlerde artan göçün altyapı sistemleri üzerinde baskı oluşturduğunu, kaynak kullanım biçimlerini değiştirdiğini ve erişim sorunlarını derinleştirdiğini belirtti.
Türkiye için Stratejik Yol Haritası
Rapor, Türkiye’nin iklim değişikliğine karşı proaktif bir rol üstlenmesi gerektiğini, tüm paydaşların ortak akılla hareket etmesi ve senaryo temelli planlama araçlarını benimsemesinin önemini vurguluyor.
Schneider Electric, kaynak verimliliği, döngüsel ekonomi ve dijitalleşme odaklı iş modeliyle bu dönüşüme katkı sunmayı hedefliyor.