Yeşil ve Dijital Dönüşüm, Birçok Fırsat Sunuyor

“Küresel değer zinciri için ikiz dönüşüm: Yeşil ve Dijital” raporu, gelişmekte olan ülkelerin ihtiyaçlarına yönelik öneriler sunarak ikiz dönüşüm konseptini ele alıyor.

Sürdürülebilirlik temelli yaklaşımlar, küresel değer zincirlerini dönüşüme uğratarak ekonomilerin geleceğini şekillendiriyor. Bu süreçte dijital teknolojiler, yeşil dönüşümün önemli itici güçlerinden biri olarak öne çıkıyor. Gelişmiş robotik, 3D baskı ve blok zincir gibi akıllı üretim ve hizmet teknolojilerinin kullanımı, üretim süreçlerini daha verimli hale getiriyor. Ayrıca çevresel etkileri azaltmaya da yardımcı oluyor.

Fakat ikiz dönüşüm beraberinde çeşitli zorlukları da getiriyor. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde dijital teknolojilerin yavaş bir hızla yaygınlaşması, Sanayi 4.0 konseptinin sadece gelişmiş ülkelerde yoğunlaşmasına yol açıyor. Bununla birlikte ikiz dönüşümün gerektirdiği yatırımları gerçekleştiremeyen tedarikçilerin değer zincirinden dışlanma riski de bulunuyor.

Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (United Nations Conference on Trade and Development, UNCTAD) tarafından hazırlanan “Küresel Değer Zinciri İçin İkiz Dönüşüm: Yeşil ve Dijital başlıklı rapor, küresel değer zincirlerinde gerçekleşen ikiz dönüşüme ilişkin potansiyel fırsatları ele alıyor ve gelişmekte olan ülkeler için bir rehber sunuyor.

Raporda vurgulandığı üzere; gelişmekte olan ülkelerin ikiz dönüşümün sunduğu fırsatlardan yararlanabilmeleri için dijital yeteneklerini geliştirmeleri, teknolojik altyapılarını güçlendirmeleri ve inovasyon kapasitelerini artırmaları gerekiyor. Ayrıca karşılaşacakları finansal engellerin de aşılması büyük bir önem taşıyor.

İkiz dönüşüm, küresel bir değer sağlıyor

Raporda küresel değer zincirindeki ikiz dönüşümün sağladığı fırsatlardan yararlanabilmek için enerji, çevre, sanayi ve yabancı yatırım alanlarındaki politikaların birlikte ele alınması gerektiği vurgulanıyor. Bu yaklaşımın, yeşil dönüşümü ek maliyet olarak gören şirketlerin dönüşüme dahil edilmesine olanak sağlayabileceği belirtiliyor.

Gelişmekte olan ülkeler için standartlaşmanın, küresel değer zincirinde sağlayacağı avantajlara da raporda değiniliyor. Yapılacak düzenlemelerin uluslararası standartlarla uyumlu olmasının da bu bağlamda büyük bir önem taşıdığı vurgulanıyor. Bu şekilde şirketlerin uluslararası ticaret ağlarına daha kolay entegre olabilecekleri ve üretkenliği artırabilecekleri ifade ediliyor.

Birçok gelişmekte olan ülkede internet ve elektrik gibi kaynaklara sürekli erişim sağlanamama sorunu yaşanıyor. Ayrıca insan kaynağı ve yetkinlik alanlarında da eksiklikler gözlemleniyor. Bu sebeplerle internet ve elektrik erişiminin sürekliliğini sağlamak için daha güçlü bir bilgi ve iletişim teknolojisi altyapısının oluşturulması gerekiyor. Ayrıca dijital becerilerin geliştirilmesi için devletin destek sağlaması gerektiği ifade ediliyor. Bunun yanı sıra uluslararası iş birliklerinin kurulması da önem taşıyor.

Yeşil ve dijital dönüşüm, yalnızca çevresel sürdürülebilirlik açısından değil, aynı zamanda yatırım getirisi konusunda da yeni fırsatlar sunuyor. Raporda şirketlerin ikiz dönüşümü gerçekleştirerek rekabetçi bir iş yapısı oluşturabileceklerine ve bu şekilde yatırımcıları çekebileceklerine vurgu yapılıyor.