Solar3GW Türkiye’nin İlk Tarım-Güneş Enerji Santralleri Raporunu Açıkladı

Türkiye’de her sene ”Güneşte 3 GW Kurulu Güç” misyonuyla yola çıkan düşünce kuruluşu olan Solar3GW, ‘Türkiye Güneş Enerjisi Sektörü: TarımGES’ raporunu yayınladı. 

Solar3GW Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Bahadır Turhan ve yönetim kurulu üyelerinin ev sahipliği yaptığı , bugün İstanbul’da gerçekleşen toplantıda sergilenen raporda, Tarım-Güneş Enerji Santralleri ile enerjide dışa bağımlılığı ve iklim değişikliğinin tarıma etkisini nasıl azaltacağına dair bilgiler masaya seriliyor.

Raporun içeriğinde, dünyadaki pek çok ülke gibi Türkiye’nin de pandeminin dolayısı ile daha derinden hissedilen ekonomik krizle mücadele ederken, bir yandan enerji arz krizinden de etkilendiği belirtildi. ‘öz kaynaklarla en fazla üretimi yapmanın enerjide dışa bağımlılık ve ekonomik krizle baş etmenin en akılcı yolu olduğu söylenirken Türkiye’nin buna fırsat veren TarımGes’ten faydalanması gerektiği vurgulanıyor.

Tarımges’le Üçlü Kazanç

Solar3GW Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Bahadır Turhan yaptığı açılış konuşmasında, 11 ili etkileyen deprem felaketi nedeniyle yaşadıkları üzüntüyü dile getirdi ve depremden sonra sektörün bölgeye yardım için seferber olduğunu hem malzeme için hem de kurulum ve onarım için ekip gönderdiğini söyledi. Yusuf Bahadır Turhan “En azından iletişim cihazlarının şarj edilmesi, gece basit led aydınlatmalar için mikro düzenekler kuruldu. Çok acı bir olay yaşadık, yaşıyoruz ama bu bize elektrik üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının özellikle güneşin şebeke arz güvenliği açısından ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi. Biz bugüne kadar güneş enerjisinin dağıtık üretime imkan vermesini verimlilik açısından ele alıyorduk ama deprem, afet sonrasında enerjiye ulaşım açısından da dağıtık üretimin ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu. Küçük alanlarda tüketicinin kendi enerjisini üretmesi, olası sorunlara çok hızlı çözüm bulunmasını sağlıyor. Bunun için MikroGES’ler, KöyGES’ler kurulmasını öneriyoruz.” ifadelerini kullandı.

Turhan açıklamasının ardından rapor hakkında şöyle konuştu : “TarımGES projeleri azalan kaynakların yönetimine yenilikçi bir çözüm sunan bir uygulama. Tarlalara kurulacak yeni güneş enerjisi santralleri sayesinde, sertleşen iklim koşullarına karşı mahsüller korunacak ve yüksek verimli ürün elde edilebilecek aynı zamanda elektrik gibi yüksek bir maliyet girdisi optimize edilebilecek. Hatta elektrik üretiminin, tüketimden arta kalan kısmı şebekeye satılarak üçüncü bir gelir kaynağı elde edilebilir”

Turhan, dünyada ve Türkiye’de yaşanan kuraklığa, gün geçtikçe daralan kullanılabilir arazilere dair de TarımGES’lerin kullanabileceğini ifade ederek şunları söyledi: “Ülkelerin ekonomik politikalarına göre farklı şekilde uygulama olanağı sağlayabilecek TarımGES’ler iklim değişikliğine karşı mücadele ederken önemli bir araç olacak. Önemli olan ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda bu aracı en doğru şekilde, uzun vadeli akılcı planlama ile kullanabilmesi.”

Tarım Alanlarından 11 Gw Elektrik 

Raporda, Türkiye’nin toplam 234 bin kilometrekare tarım alanına sahip olduğu vurgulandı. Bu alanların binde 1’ine bugünün teknolojisine sahip güneş panelleri kurulduğunda toplamda 11 GW’nin üzerinde güç elde etmek mümkün olacak. Turhan, “Solar3GW’nin de sloganı olan ‘her yıl en az 3 GW güneş gücü’nün, araziye kurulacak kısmı olan 1.350 MW’ın TarımGES uygulaması şeklinde kurulması, her yıl tarım alanlarımızın sadece 10 binde 1’ine kurulum gerçekleştirmemiz anlamına gelir. Bu yolla temiz ve ucuz elektrik üretirken, gittikçe artan ekstrem hava koşullarına karşı ilgili tarım ürününe ek bir koruma sağlanıp, tarımsal verim artırılır” ifadelerini kullandı.

Elektrik Üretirken Toprağın Verimi Artacak

Tarım arazileri ile Güneş enerjisinin eş zamanlı kullanımına yönelik entegre bir sisteme sahip olan TarımGES’ler, tüm tarım alanlarında, çayırlar, otlaklar, seralar ve hatta balık çiftliklerinde kurulabiliyor. Afrika Kenya gibi yoksul ülkelerinden İsveç gibi, güneşin en az göründüğü topraklara kadar dünyanın her yerinde TarımGES projeleri uygulanıyor. 2012’de tüm dünyada 5 MW olan TarımGES kurulu gücü, 2022’de 14 GW’ı geçti. Dünyada bu konuda en başta gelen ülke Japonya’da günümüze kadar 3 binden fazla uygulama yapıldı. 

Seçilen örnek coğrafyada yapılan AR-GE çalışmalarında güneş santrali kurulan tarlalarda acı biber üretiminin üçe katlandığı ortaya sürüldü. Su kullanımının çeri domates üretiminde yüzde 65 azaldığı ve toplam üretimin ikiye katlandığı gözlendi. Öteyandan TarımGES uygulamalarında iki gün aralıkla yapılan sulamalarda toprağın nemi yüzde 15 oranında, her gün yapılan sulamalarda yüzde 5 daha fazla korunuyor. 

TarımGES projelerinin maliyet olarak ölçeği küçük GES çatı projelerine göre daha avantajlı olduğuna raporda dikkat çekiliyor. Çiftçinin kendi tarlasında üreteceği elektriğin fazlasını satarak öz tüketim harcamalarını büyük oranda azaltacağı söyleniyor. Proje sadece enerjide bağlı kalmadan tarımda da dışa bağımlılığın önüne geçebilecek. TarımGES’ler yerinde üretim-tüketim konusunda enerji dönüşümüne uygun çözümler sunuyor. Elektrik üretimini, tüketimin olduğu alana yaklaştırılarak artan şebeke verimi sağlıyor, ve işletme maliyetlerini aşağıya çekiyor. Bu sırada sulama pompası, aydınlatma, ısıtma vb. gibi tarım için gereken malzemelerde faaliyetlerde gerekli olan enerji en ucuz şekilde yerinde üretilebiliyor. 

Mevzuatta Değişiklik Gerekiyor

Raporda, Türkiye’de TarımGES’ler önündeki en önemli engelin yasal mevzuatta iki amaçlı alan kullanımının yer almaması olduğu vurgulandı. TarımGES uygulamalarının tarım alanlarının bütünlüğünü bozmaması, aynı alanı daha verimli kullanmayı amaçlayan ve çiftçinin ekonomisine katkı sağlayan uygulamalar olduğu vurgulanarak “Bu konuda yapılacak olan uygulamalarda atıl, üretim yapılmayan tarım arazilerinden yararlanılabileceği gibi, üretim yapılan araziler için ise toprak sahiplerinin inisiyatifinde olacak şekilde TarımGES projeleri geliştirilebilir” tespiti yapıldı.